3 Ağustos 2015 Pazartesi

LOUVRE MÜZESİ

Herkesin aksine bizim Paris'teki ilk durağımız Louvre müzesi idi. Louvre müzesi, Fransız ihtilalinden sonra 1793 yılında açılmış ve dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi. Yılda 10 milyondan fazla kişi tarafından ziyaret ediliyormuş. Müze Salı günleri ve resmi tatillerde kapalı. Diğer günlerde ise sabah 09:00'da açılıyor. Biz saat 10:00 gibi müzedeydik. Müze giriş ücreti kişi başı 12 Euro.
Louvre müzesi Paris'in en büyük saraylarından biri aynı zamanda. Gezerken bunu anlamak çok daha kolay. Sadece daha önceden belirlediğiniz belli başlar eserleri inceleyerek gezmiş olsanız bile 1 günde bitirmek neredeyse imkansız. İnanılmaz bir sanat koleksiyonu var. Bu koleksiyon içinde Fransız tabloları ve heykelleri, Antik Mısır ve Antik Yunan, Doğu ve İslam Sanatı, İtalyan tablo ve heykelleri ile Flemenk tabloları yer alıyor. İncelemek ve zaman geçirmek istediğiniz eseri seçmek kesinlikle çok zor. Fakat Louvre deyince herkes gibi bizim de ilk aklımıza gelen gizem dolu Mona Lisa oldu. Ve ilk olarak Mona Lisa'nın bulunduğu salona yönlendik.
Louvre deyince sadece bizim aklımıza Mona Lisa gelmiyor gördüğünüz gibi :) Müzenin en kalabalık salonu ve yaklaşması en zor olan eseri bu. Başında her daim 3 görevli bekliyor. Sıranızı bekleyip biraz da itişip kakışmadan sonra yaklaştığınızda esere yakından bakabilmek için ancak 1 dakikanız var. Daha sonra en öndekiler yan taraflardan sıradan çıkıyor, bir arka sıradakiler bakabilsin diye. Bunun bir devinim olarak devam etmesi için görevliler zaten uyarıda bulunuyorlar. Uyarıyı duyana kadar dilediğinizce inceleyin :)
Leonardo Da Vinci'nin ustalık eseri olan Mona Lisa'nın yapımı 1503 yılında başlamış ve 3 yıl sürmüş. Dünyanın en ünlü resmi aynı zamanda Louvre müzesinde kendisine tahsis edilmiş bir duvarı olan tek tablo. Yani Mona Lisa'nın asılı olduğu duvarda başka hiçbir eser gösterilmiyor ve eser kurşun geçirmez cam ile korunuyor. Mona Lisa'yı gördükten sonra biz kendi tercihlerimize göre diğer eserleri gezmeye başladık. İkinci olarak en çok görmek istediğimiz eser yine Leonardo Da Vinci'nin St. John the Baptist eseri idi.
Leonarda Da Vinci'nin 1513-1516 yıllarında yaptığı bu eserde Mona Lisa'da da gördüğümüz gizemli gülümseme mevcut. Bir çok sanatçıya da ilham kaynağı olan bu eserde Da Vinci, Vaftizci Yahya ile göğü işaret ederek vaftizin kurtuluş olduğunu belirtmiş. Bu resimde beni en çok etkileyen şey sanki resmin aydınlatması boya harici bir araç kullanılarak yapılmış gibi. Resmi yakından incelediğinizde de bazı kısımların spot tutulmuş gibi aydınlık oluşunun boyamayla nasıl mümkün olabileceğine inanamıyorsunuz. Aynı zamanda bu eserin Da Vinci'nin son eseri olduğu söyleniyor.
Louvre müzesinde görmeniz gereken o kadar çok eser var ki... Daha önceki başka bir yazımda yaptığım gibi bir video haline getirdim tüm gördüklerimi. Umarım videoyu izlerken siz de gidip görmüş kadar olursunuz :)
Louvre müzesinin kapanış saatine kadar doyasıya gezdik ve eserleri inceleme fıratı bulduk. Paris için bir sonraki durağımız, bir kopyası Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinin bahçesinde sergilenen Düşünen Adam heykelinin yaratıcısı, Auguste Rodin'in eserlerinin sergilendiği müze. Rodin'i ve eserlerini merak ediyorsanız takipte kalın, bir sonraki yazımda burada olacak. Mutlu günler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız benim için çok değerli. Yorumlarınız için teşekkürler...