14 Temmuz 2014 Pazartesi

BARCELONA

Biliyorum Barcelona'ya gidip döneli neredeyse 1 ay oldu ama ancak vakit bulabildim yazmak için. Bu aralar blogu biraz boşladım onun da farkındayım :) Ama affettireceğim size kendimi. Hemen başlıyorum anlatmaya. Öncelikle Barcelona turu nereden çıktı onu anlatayım. Efendim son 1 yıldır Ceyhun'un şansı bana mı bulaştı nedir üstümde bir şans bir şans sormayın. Garanti Bankasından kazandığım İtalya tatili ile başlayan bu şans Setur'dan kazandığım Barcelona turu ile devam etti :)
Setur'un Sevgililer Günü için twitter'da başlattığı #AşkDediğin hashtagi ile katıldığım yarışmayı yukarıdaki tweetim ile ben kazandım :) Setur'dan Tur Satış Temsilcisi Meltem Hanım sağolsun kalacağımız otelden, uçak gün ve saatlerinden, seyahat sigortamıza kadar her şeyle ilgilendi. Yolculuk vakti geldiğinde ise bizi Barcelona'da Sinem Hanım'ın karşılayacağı bilgisini paylaştı. Pegasus ile gerçekleştirdiğimiz yaklaşık 3 saatlikbir uçuştan sonra Barcelona havaalanına indik. Açıkçası alana indiğimizde ilk izlenimim korkunçtu ve çok büyük bir hayalkırıklığı yaşadım. Çünkü havaalanı bizim bir çok şehrimizdeki alanlardan bile bakımsızdı. Sinem hanımla kapıda buluşunca ondan öğrendik ki burası eski olan havaalanıymış ve sanıyorum alan vergisi daha düşük olduğu için Pegasus buraya iniş yapıyormuş. Sinem hanımla tanışıp biraz lafladıktan sonra yola koyulduk otele doğru. Kendisi bizimle gerçekten çok ilgilendi ve faydalı bir çok bilgi paylaştı. Otele ulaştığımızda giriş işlemlerimizi yaptırıp bize iyi tatiller dileyerek yanımızdan ayrıldı. Buradan kendisine de ilgisi ve nezaketi için teşekkür ediyoruz :)
Otelimiz Diagonal denilen ve şehri boydan boya kesen bir caddede yer alıyordu: Four Points By Sheraton. Çalışanlar çok ilgili ve kibarlar. Odalar geniş ve temiz. Aynı zamanda bir odada aradığım tek şey olan yol görmesi de artı bir özellik benim için :)) Sabahın köründe geldiğimiz için biraz dilendik ve hemen kendimizi sokaklara attık.
İlk günümüz olması ve uçak yolculuğundan çok fazla etkilenmemiz nedeniyle minik bir gezinti yapmaya karar verdik. Önce tabiki de karnımızı doyurduk meşhur ispanyol mezesi tapaslar ile. Sonra da sahile doğru yola çıktık. 
Çektiğim fotoğraf ne kadar baş döndürücü değil mi? Bir gün en yamuk fotoğraf yarışması yapılacak ve işte onu ben kazanacağım :) Yamukluğu bir kenara bırakacak olursak Barcelona'nın her tarafı plaj ve denize girmek için de uygun. Ben her zamanki bereketimle gittiğim için bu fotoğraftan kısa bir süre sonra yağmur yağdı denize falan da giremedik. Denize giremedim ama ata bindim :)
Böyle saçma sapan şeyler yaparak ve şaşkın şaşkın ortalıkta gezinerek ilk günü bitirdik. Asıl gezimiz 2. gün başladı onu ayrı bir yazıda yazacağım için bu yazıyı burada bitiriyor hevesinizi de kursağınızda bırakıyorum :) Bir sonraki yazıda görüşmek üzere. Söz bu sefer çok bekletmeyeceğim :)

4 yorum:

  1. Çok keyifli başladı yazı dizisi, merakla devamını bekliyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yazıcam yazıcam söz bugün bir bölüm daha yazıcam :D

      Sil
  2. Ben Barselona'ya üç yıl önce gitmiş ve nedense hiç sevememiştim. :D Biraz bize de benziyorlar. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende ilk bize çok benzetmiş sonra şehrin her yerinden denize girilebildiğini öğrenince keşke onlara benzesek demiştim...

      Sil

Yorumlarınız benim için çok değerli. Yorumlarınız için teşekkürler...